DOLAR 41,0149 % 0.18
EURO 48,0888 % 0.95
STERLIN 55,5836 % 0.86
FRANG 51,1918 % 1.13
ALTIN 4.442,56 % 1,08
BITCOIN 116.560,00 3.39

Ertuğ Dilaver’e Destek Verenler de Araştırılmalı: Devletin İmkanlarını Kimler Kullandı?

Yayınlanma Tarihi :
Ertuğ Dilaver’e Destek Verenler de Araştırılmalı: Devletin İmkanlarını Kimler Kullandı?

Lefkoşa – Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), yasa dışı bahis, kara para aklama ve organize suçlarla mücadelede kritik bir sınavdan geçiyor. Adı illegal faaliyetlerle özdeşleşen Ertuğ Dilaver, 13 milyar TL’yi bulan yasa dışı bahis operasyonları, kara para aklama, sanal kumar ve diğer yolsuzluk suçlamalarının odağında yer alıyor. Kamuoyu, bu çapta bir vurgunun faillerinin serbest bırakılmasını kabul etmiyor ve yargıyı göreve, suçluları adalet karşısına çıkarmaya çağırıyor.

BLACK PENNYY VE SKULL KING: KARA PARA OPERASYONLARININ MERKEZİ

Ertuğ Dilaver’in yasa dışı faaliyetlerini yürütebilmek için kullandığı işletmelerden birinin adının “Black Pennyy” (Kara Para) olması, suçlamalarla olan bağını gözler önüne seriyor. Black Pennyy, adeta bir kara para aklama ve yasadışı kazanç merkezi olarak işlev görürken, Girne merkezli “Skull King” isimli casinoda ise yasa dışı bahis ve kumar organizasyonları düzenlendiği tespit edildi.

Son baskında Skull King Casino’da 98 adet slot makinesi, 22 bilgisayar ve 11 cep telefonu gibi deliller ele geçirilirken, polis bu operasyonun internet üzerinden yürütülen geniş çaplı bir yasadışı bahis ağıyla desteklendiğini belirtti. Bu sistem üzerinden 13 milyar TL’lik yasa dışı gelir sağlandığı açıklandı. Ancak bu skandalın yalnızca buzdağının görünen kısmı olduğu düşünülüyor.

BU DA BAŞKA BİR USULSÜZLÜK: AÇIK ARTIRMADA VURGUN GİRİŞİMİ

Ertuğ Dilaver’in adı, sadece yasa dışı bahis ve kara para aklama ile değil, aynı zamanda usulsüz açık artırma girişimleriyle de anılıyor. Girne’de gerçekleştirilen bir açık artırmada, piyasa değeri en az 5 milyon sterlin olan 16 adet mülkün, usulsüzlüklerle yaklaşık 1 milyon sterline satıldığı tespit edildi. Bu satışlarda, ilanların yasal sürelere uyulmadan asıldığı ve alacaklılara bildirim yapılmadığı ortaya çıktı. Dilaver’in bu usulsüz açık artırmada düşük fiyata mülk satın aldığı da belirlendi.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ’Nİ GÖREVE DAVET: ORTAK OPERASYON ŞART!

Ertuğ Dilaver ve suç örgütünün uluslararası bağlantılarının olduğu düşünüldüğünde, bu kapsamda yalnızca KKTC’nin değil, Türkiye Cumhuriyeti Savcılığı’nın da acilen devreye girmesi gerekmektedir. Ortak bir operasyon yürüterek, hem KKTC’deki hem de Türkiye’deki kara para aklama ve yasa dışı bahis faaliyetlerine bulaşmış tüm kişilerin tespit edilmesi, bu suç örgütünün kökten çökertilmesi için kritik önemdedir.

İki ülkenin güvenlik birimlerinin iş birliğiyle yürütülecek kapsamlı bir soruşturma, sürecin daha hızlı sonuçlanmasını sağlayacak ve halkın vicdanındaki adalet beklentisini karşılayacaktır. Özellikle, suç örgütüne finansal destek veren kişilerin ve uluslararası bağlantıların ortaya çıkarılması bu sürecin başarıya ulaşması için kilit rol oynamaktadır.

ERTUĞ DİLAVER’E DESTEK VERENLER DE ARAŞTIRILMALI: DEVLETİN İMKANLARINI KİMLER KULLANDI?

Ertuğ Dilaver’in adının karıştığı kara para, yasa dışı bahis ve organize suç ağı ile ilgili skandallar, yalnızca Dilaver ve ekibinin değil, aynı zamanda bu suç örgütüne poliste, savcılıkta ve devletin diğer kurumlarında kimlerin destek verdiği sorusunu da gündeme getiriyor. Kamuoyu, Dilaver’in yargıdan kaçmasına veya cezasız kalmasına yardım eden kişilerin de araştırılmasını ve bu isimlerin de adalet önünde hesap vermesini talep ediyor.

Bu bağlamda, Dilaver’in faaliyetlerini sürdürmesine olanak sağlayan ve devletin imkanlarını kötüye kullanan isimlerin açığa çıkarılması büyük önem taşımaktadır. Devletin kolluk kuvvetleri, savcılık ve diğer ilgili kurumlar, bu süreçte tarafsız ve şeffaf bir soruşturma yürütmelidir. Kamuya duyulan güvenin yeniden sağlanabilmesi için, suç örgütüne dolaylı ya da doğrudan destek verenlerin de gerekli davalarla yargı önüne çıkarılması şarttır.

SUÇLULAR SERBEST BIRAKILAMAZ!

Halkın en büyük tepkisi, böylesine geniş çaplı bir suç ağının faillerinin sadece teminatla serbest bırakılması. Mahkeme, Ertuğ Dilaver’e 200 bin TL nakit teminat ve 2 kefilin birer milyon TL kefalet senedi karşılığında tutuksuz yargılama kararı verse de, bu durum kamu vicdanını derinden yaralamış durumda. Bu tür suçların yalnızca ekonomik boyutuyla değil, toplumsal huzura ve güvene verdiği zararlarla da ciddi bir tehdit oluşturduğu açıktır.

BLACK PENNYY SKANDALI KKTC’DE YARGIYA TARİHİ BİR SORUMLULUK YÜKLÜYOR

Bu olay, KKTC yargısı ve devlet kurumları için bir dönüm noktasıdır. Ertuğ Dilaver ve ekibinin cezalandırılmaması, organize suç örgütleri için bir emsal teşkil edebilir ve bu tip faaliyetlerin KKTC’de artmasına yol açabilir. Toplumun beklentisi, bu skandalın örnek bir karar ve adaletin tam anlamıyla sağlanmasıyla sonuçlanmasıdır.

SON SÖZ: HESAP VERİLMEDEN BU DOSYA KAPATILAMAZ

Kamuoyu ve sivil toplum kuruluşları, bu gibi suçların cezasız kalmaması gerektiğini dile getiriyor. Ertuğ Dilaver gibi isimlerin yalnızca teminatla serbest bırakılması, halkın adalete olan güvenini derinden sarsıyor. KKTC ve Türkiye’nin yargı organlarının iş birliğiyle yürütülecek kapsamlı ve şeffaf bir operasyon, bu suç örgütünün tamamen çökertilmesi için kritik bir öneme sahiptir.

Kamu vicdanını rahatlatacak tek yol, suçluların adalet önünde hesap vermesi ve caydırıcı cezaların uygulanmasıdır.

Bir sonraki haberimizde, Dilaver’in baronlarla kurduğu ortaklıklar ve kirli ilişkileri tüm belgeleriyle gözler önüne sereceğiz.

YORUM YAP