
Kimi kör bir kuyuda bulundu.
Kimi ormanda..
Kimi de bir binanın temelinde..
İş makineleriyle çukurlara gömüldüler…
Onlar, Kıbrıs’ta 1963 yılında EOKA’nın Türklere yönelik katliamlarıyla başlayan ve 1974’teki Yunan Albaylar Cuntasının Makarios darbesine kadar uzanan kanlı sürecin kurbanlarıydı.
Kıbrıs’taki Kayıp Şahıslar meselesi, iki toplum arasındaki siyasi sorunun en hassas noktası. Ve iki toplumun birlikte çalıştıkları da tek konu.
KATLİAM 11 YIL SÜRDÜ
Kıbrıs’taki kayıplar meselenin kökeni, 1960’ta Türk-Rum eşitliği üzerine kurulu Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, 3 yıl sonra Rumların silahlı girişimiyle çöküşüne dayanıyor.
Rumların Ada’yı Yunanistan’a bağlamayı öngören “Enosis” hedefi ve Türkleri topluca ortadan kaldırmayı hedefleyen “Akritas planı”, 1963’te Türk sivillere yönelik Kanlı Noel saldırılarını başlattı.
Kıbrıslı Türklere yönelik toplu katliamların yanı sıra, 1963’ten 1974 Barış harekatına kadar geçen 11 yılda, çok sayıda Türk tek tek veya gruplar halinde öldürüldü.
Cenazeleriyse bulunamadı.
Kıbrıs’ın uluslararası garantörü olan Türkiye, işgali durdurmak için 20 Temmuz 1974’te adaya çıktı ve Barış Harekatı’nı başlattı. Ada bugünkü iki devletli sınırlarına ayrıldı.
Barış harekatının son aşamasında, Ada’yı Yunanistan’a bağlamak için silahlı saldırılar başlatan Rum terör örgütü EOKA-B intikam için toplu katliamlar gerçekleştirdi.
BM İNSANLIK SUÇU İLAN ETTİ
Bu olaylarda 492 Türk şehit oldu ve kayıplar listesine geçti.
KKTC’deki Muratağa, Sandallar ve Atlılar köyleri katliamın noktalarındandı.
EOKA-B üyeleri, üç köyde 126 Türk’ü şehit etti.
Bunlar arasında 16 günlük bebek de vardı, 95 yaşındaki bir erkek de.
Taşkent köyünde de 89 Kıbrıslı Türk erkek katledildi.
Birleşmiş Milletler bu soykırımları insanlık suçu olarak ilan etti.
Rumların kayıplarıysa bin 510 kişi.
Bunların bazıları Atina’da yönetime el koyan Yunan Albaylar Cuntasının 15 Temmuz 1974’te Rum devlet başkanı başpiskopos Makarios’a karşı gerçekleştirdiği darbe sırasındaki iç çatışmalarda öldürüldü.
Rum ve Yunan kayıpların bir bölümü de 1974 barış harekatı sırasında Türk silahlı kuvvetlerine karşı çatışmaya giren askerlerden ve milislerden oluşuyor.
Rumlar savaşta esir düşen bazı askerlerin kayıplar listesine girdiğini belirtiyor.
KOMİTE ORTAK ÇALIŞIYOR
Aradan onca yıl geçmesine rağmen kayıpların bulunması için yapılan çalışmalar, iki toplumun gündeminde önemli yer tutuyor.
Ada’da kayıpların bulunması için kurulan komite, çalışmalarını aralıksız sürdürüyor.
İki toplumlu Kayıp Şahıslar Komitesi’nin bir Türk, bir Rum, bir de Birleşmiş Milletler temsilcisi yabancı üyesi var.
1981 yılında kurulan komite kayıp şahısların bulunması için görgü tanıklarının verdiği ifadeler ve edinilen bilgiler doğrultusunda ada genelinde kazılar yapıyor.
Kazılarda bulunan kalıntılar iki kesim arasında kalan tarafsız bölgedeki antropoloji laboratuvarında toplanıyor.
BİN 55 KAYIP KİŞİNİN KİMLİĞİ BELİRLENDİ
Kıbrıs’ta toplam 2 bin 2 kayıp şahıs var. Türk kayıpların tamamına yakını sivillerden oluşuyor. Aralarında yeni doğmuş bebekler, kadınlar, yaşlılar var. Türk ve Rumları aynı amaç için bir araya getiren komite bugüne kadar bin toplantı gerçekleştirdi. Komitenin Türk ve Rum üyeleri çalışmaları siyasi anlaşmazlıkların dışında tutmak için çaba sarfediyor. Bugüne kadar yapılan çalışmalarda bin 55 kişi bulundu ve kimlik tespiti yapılarak ailelerine teslim edildi. Bugün hala Türk ve Rum toplam 947 kişi kayıplar listesinde yer alıyor.